Geçmişte laikliğe karşı eylemlerin odağı olmaktan hükümlü AKP hükümeti en büyük ve onarılması zor tahribatı eğitim sistemimizde yaptı. Eğitimin sorunlarının ağırlaşarak karmaşık ve içinden çıkılamaz duruma gelmesinin temel nedeni AKP hükümetinin eğitime bakış açısındaki yanlışlık ve art niyettir. AKP hükümeti eğitimin ideolojik yönünü kullanarak toplumu dönüştürmek istemiştir.
Kendi dünya görüşünü benimseyen nesiller yetiştirmek ve toplumsal taban oluşturmak için eğitimi bir aparat olarak kullanmıştır. Bu çabaların sonucu olarak laik eğitim din ağırlıklı eğitime dönüştürülmüştür. Bu konuda yapılan uygulamaları hatırlayalım.
1. Okullarda, öğrenci yurtlarında ve kamu kurumlarında Kuran kurs açılmasını sağladı. Kuran kurslarını denetim dışında tuttu. Kaçak Kuran kursu açanların ve burada öğreticilik yapanların cezalarını kaldırdı. Kuran kurslarına katılma yaş sınırlamasını kaldırdı.
2. İmam hatip ortaokullarını yeniden açtı. Genel liseleri kaldırarak, gençlerimizin imam hatip liselerinde okumalarını zorunlu hale getirdi. Farklı katsayı uygulamasını kaldırarak imam hatip liselerini bitirenlere yükseköğretimin tüm bölümlerinin kapılarını açtı.
3. Öğretmenlerin kılık kıyafet zorunluluğunu kaldırarak türbanı ilk, orta ve yüksek öğretim kurumlarında serbest yaptı.
4. Milli Eğitim Bakanlığı tüm programlarını Diyanet İşleri Başkanlığı ve İslamcı vakıflarla birlikte yaptı. Müfredattan ve kitaplardan Atatürk ilke ve devrimleri ile felsefe derslerini kaldırdı. Okullardan Atatürk köşelerini kaldırdı. Liselerde mescitler açıldı. Özel okullarda mescit açılması zorunluluğu getirdi. İlahiyat fakültelerinin sayısını ve öğrenci kapasitesini aşırı ölçüde artırdı.
5. YÖK’e ve üniversitelere AKP’li yöneticiler atadı. “Siz görevi Atatürk’ten değil, ancak benden alırsınız” ya da “Sıkıysa AKP’li olmayın” diyen rektörleri tanıdık. Üniversiteler bilim yuvası olmaktan çıkıp medreseye dönüştü.
6. KYK eliyle yurt yapmayıp gençlerimizi cemaat-tarikat yurtlarına mahkûm etti. Devlet üniversiteleri bile öğrencileri tarikat yurtlarına yönlendirdi.
7. “Kindar ve dindar” bir gençlik yetiştirmek için devlet okullarını imam hatipleştirdi. Tarikat ve cemaatleri eğitimde etkin hale getirdi. Görevi “Kindar ve dindar” bir nesil yetiştirmek olan TÜRGEV vakfına büyük maddi olanaklar sağlayarak eğitim çağındaki gençlik üzerinde baskın güç haline getirdi.
8. Milli Eğitim Komisyonu üyesi bir AKP milletvekili “Cihat bilmeyen çocuğa matematik öğretmenin faydası yok.” diyerek AKP’nin nasıl bir gençlik hayali kurduğunu açığa vurmuştur.
9. Köy okullarını kapatarak köylerin öğretmenlerle irtibatını kesti. Köyde yaşayan yurttaşlarımızın aydınlığa açılan penceresi konumundaki öğretmenlerle ilgisini keserek köy imamlarının köylü yurttaşlarımız üzerinde etkin hale gelmesini sağladı. İktidarların görevi “Kindar ve dindar” bir nesil yetiştirmek yerine, yeni gelişmelere açık, akıl, bilim ve teknoloji üretimine yatkın, Akıl ve bilimin aydınlığında ülkesine ve dünyaya fayda üretebilen, Girişimci, demokrat, kültürlü, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür ve erdemli nesiller yetiştirmek olmalıdır. Sevgiyle kalın.