1989 yılları kanımızın çok deli aktığı yıllardı. Yaşı yirmi bile olmayan bir avuç çocuk dünyayı değiştirebileceğimize inanıyorduk. Ülkücü hareketin doğal önderi yeni içeriden çıkmış, ülkücü hareket yeniden toparlanma evresine girmişti. MÇP Ülkücü hareketin temsilcisi bir parti olarak kurulmuştu. Bir avuç genç MÇP’yi iktidar yapıp Türkiye’nin makûs talihini değiştireceğimize inanıyorduk.
O kadar imkânsızlık içinde mücadele ediyorduk ki inanamazsınız. Parti binamız yoktu. Bir fotoğrafçı dükkânı parti binası olarak görünüyordu. Seçime gireceğiz seçim ofisi yoktu. Pazartesi pazarında bir inşaatı seçim ofisi yapmıştık. Asacak bayrağımız olmadığı için bayrak yapacağımız kumaşı veresiye almıştık. Bir ülkücü ağabeyimizin hanımı sabaha kadar büyük bir bayrak dikmişti. İşin en acı tarafı yerel seçim için belediye başkan adayı çıkardığımız kişiyi ben hiç görmemiştim. Hiç görmediğim Alanya da yaşayan bir kişinin siyah beyaz afişlerini elektrik direklerine duvarlara yapıştırmıştık. MÇP’nin adayı şuan ki Alanya TURSAB başkanı Bilal Korkmaz başkandı. Hatta hava koşullarına rağmen Manavgat Belediye binasının önünde küçük çaplı bir miting bile yapmıştık. Bizim Belediye başkan adayımız konuşurken bir kişide şemsiye tutmuştu. Sayımız yüzü bile bulmasa da hepimiz inanıyorduk. Ülkücüler önce Türkiye’nin daha sonra da dünya Türklüğünün kaderini değiştirecekti… Tam hatırlamıyorum ama 280 civarında bir oy almıştık diye kalmış hafızamda…
1991 seçimlerinde Refah Partisi ve ıslahatçı demokrasi partisi ile yapılan ittifak sonucunda MÇP 19 milletvekili ile meclise girmişti. Tam gurup kuracağız derken BBP ayrılığı yaşandı ve Manavgat’ta yeniden başa döndük. MÇP yeniden MHP ismini almıştı. Manavgat MHP ilçe teşkilatı birkaç kişi hariç toptan BBP ye ilhak olmuştu. Ama biz yinede vazgeçmedik geride kalanlar yeniden MHP’yi toparlama mücadelesine giriştik ve 1994 yerel seçimlerine sağ partilerin ittifak yapalım tekliflerine bir ittifak olacaksa MHP çatısı altında olmalı diye direttik ve kendi adayımız ile seçimlere girdik 350 oy ile seçimi kaybettik. BBP 550 civarında oy almıştı. 1994 seçimlerinde yaşanan zorlukları burada anlatıp yazıyı uzatmak istemiyorum. 89 seçimleri kadar olmasa da 1994 seçimleri de çok zorlu geçmişti.
1999 yerel seçimlerine geldiğimizde artık tüm sağ partiler CHP’nin Manavgat’ta ki saltanatını MHP’nin yıkacağına inanıyorlardı. Sonuçta MHP Manavgat Belediye Başkanlığını % 50 gibi bir oran ile almıştı ve iki dönem Manavgat’ı yönetti. İnanıyorsan başarırsın. 10 yıl önce asacak bayrak bulamayan bir parti, 10 yıl önce aday bulamadığı için komşu ilçede oturan birisini aday gösteren bir parti, 10 yıl sonra CHP’yi kendi kalesinde yerle bir etmişti. Bir avuç inanmış insan 10 yıl içinde bütün olumsuz koşulları ters yüz ederek olmaz deneni oldurmuştuk. Çünkü hepimiz inanmıştık…
İYİ Parti yürüdüğü yolun doğru olduğuna inanıyorsa, Türkiye’yi yönetme potansiyeli olduğuna inanıyorsa, seçime yalnız girmelidir. Her yerde kendi adaylarını çıkarmalı ve sağda seçeneğin kendisi olduğunu seçmene göstermelidir. Bunu yapabilirse çok belediye alamasa bile % 15 -20 Aralığında bir oy alırsa önümüzde ki genel seçimlerde Ak Parti’nin alternatifi olarak Türkiye siyasetinde yereni alır. Tekrar ittifaka girerse kurumsallaşamaz ve tabanında erime başlar. İYİ Parti bir karar verecek Türkiye’yi yöneteceğine inanıyorsa seçime tek başına girmeli, yok Ak Parti gitsin de kim gelirse gelsin diyorsa ittifak yaparak CHP’nin konumunu korumasına yardımcı olmalıdır.
Haftaya görüşmek üzere hoşça kalın…